30 Mart 2010 Salı

25 Şubat 2010


Bunca zamandır neden yoktuk, niye sizleri bu kadar ihmal ettik?

Sevgili Kaptanlarım,
Denizciler,
Denizseverler,
Ve hatta Bizisevenler,

Uzak düştük hepinizden. Ne arayabildik, ne görüşebildik. Daldık yine hayat mücadelesine.

İstedik sizlerle hep bir arada olabilmeyi, denizci paylaşımları yapabilmeyi, birlikte gülmeyi, yemeyi-içmeyi.

Bu kış beceremedik! Üzgünüz... Ve hatta özür dileriz...

Ama güzel haberlerimiz var. İşte şimdi bunları anlatmak istiyorum: Bunca zamandır neden yoktuk, niye sizleri bu kadar ihmal ettik?

Tabi ki ilk önceliğimiz teknemiz oldu. Özendik, özeniyoruz. Allayıp, pulluyor, sizlere hazırlıyoruz.

Mucit Benhür iş başında:

-Tikten güzel bir pasarella yaptı. Kırmızı tekerlekler taktı. Hafif enlice, biraz da uzunca! Vallahi rahat girin çıkın diye :-))
-Yüksek iskelelerde sıkıntı çekmeyin diye dümen arkasına paslanmazdan bir nevi kaide yaptırdı.
-Sintine pompamız arızalı olduğundan, yenilendi, hatta otomat takıldı. Tahir Kaptan Abimiz ve güzel kızlarının hediyesidir, bir kere daha teşekkür ediyoruz.
-Masanın ayakları değişti, artık yatak olabiliyor.
-Tüm minderleri yenilendi, yüzleri değişti.
-Tüm heç ve lumbozların lastikleri silindi, vazelinlendi.
-Yelkenler bakımdan geldi, yerlerine takıldı.
-Çöp kutusu değişti, pratik ve kullanışlı hale getirildi.
-Havuzluk minderleri deniz temalı bir kumaşla kaplandı, aynı kumaştan masa örtüsü ve yastıklar yapıldı. Annemin hediyesidir, teşekkür ediyoruz. Yalız korkuyorum yakında dantel işlemeler de yollayacak diye!
-Battaniyeler, yastıklar havalandırıldı, evde yıkandı.
-Paslanmazlar parlatılmaya başlandı, henüz tamamlanamadı.
-Usturmaçalar asetonla temizlendi. Yalnız gözüme hiç hoş görünmüyorlar, önümüzdeki yıllarda yeni bir set alma taraftarıyım -tabi ganimet olarak denizden bulursak ne ala!
-Gövde ve bumba üzerindeki yapıştırmalar temizlendi, parlatıldı.
-Yeri olmasına rağmen serpintiliğimiz yoktu. Bir tekneden ödünç alındı, Ankara'da eşi yaptırıldı. Yalnız henüz brandasıyla ilgilenemedik, o da ya Fethiye ya da Marmaris'te yaptırılacak.
-Tüm mutfak malzemesi yıkandı, tabak takımları yenilendi.
-Su sızıntısı tespit ettiğimiz yerler yeniden silikonlandı.
-Kamara kapıları ile çekmecelere mıknatıs sistemi takıldı.

Peki daha neler yapılacak? Akü tasarrufu düşüncesiyle led araştırmasındayız. Siz uğraşmayın diye lastikli çarşaflar diktiriyoruz. Klozet kapakları yenileniyor, pompalar değişiyor. Redresörümüz arızalı, ya değişecek ya tamir edilecek. Rüzgar gülü yerinden oynamış, direğe çıkmak ve düzeltmek gerekiyor. Tuvaletlerin armatürlerinin ve mutfak bölümündeki halojen lambaların komple değişmesi lazım. Görüntü kirliliği yapıyorlar!

Bu yaptıklarımız ve yapacaklarımız fiziksel olanlar. Bir de evrak işimiz var. Almanya'dan beklediğimiz bayrak düşümü belgesinin faksı henüz geldi, orijinalini haftabaşı alabileceğiz. Vergi indiriminde süre uzatımı henüz gerçekleşmediğinden mecburen Amerikan bayrağına geçmemiz gerekiyor, eğer 30.000 Euro bağış yapacak biri çıkarsa anlı şanlı Türk bayrağını takabileceğiz! Amerikan bayrağına geçebilmemiz için de alavere dalavere üstadı Delaware'de şirket kurmamız gerekiyor. Görüşmeler başladı, evraklar bir bir yollanıyor. İnşallah önümüzdeki hafta içinde bitmiş olur. Tabi bir de sigorta konumuz var. Teklifleri almaya başladık. Son karar haftaya!

Tüm bunlarla uğraşırken bir de evlenmeye karar verdik.

Amaaan ne zor, ne stresli işlermiş. Aileleri mi mutlu edelim, sizleri mi, yoksa kendimizi mi bilemedik. Biz kaçmaya çalışdıkça bir bakıyoruz kovalayan sayısı artmış! E tabi bir de ev tutmak, içini dayayıp döşemek gerekiyormuş. Kimse böyle söylememişti...

Tekne, ev, gelinlik, davetiye, mobilya...

cep delik cepken delik
yen delik kaftan delik
don delik mintan delik
kevgir misin be kardeşlik

Bilmem anlatabiliyor muyum? Ooooof of...

Hiç yorum yok: